SIRADAN ŞEYLERİN SIRA DIŞI KÖKENLERİ_C.PANATİ
SAYFA 5
959’da Canterbury’nin başpiskoposu olacak olan demirci Dunstan’ın yanına günün birinde bir adam geldi ve Dunstan’dan, şüphe uyandıracak bir biçimde ayrık ayaklarına at nallarını takmasını istedi. Dunstan hemen müşterisinin Şeytan olduğunu anladı. Adama, bu isteğini yerine getirebilmek için kendisini duvara zincirlemesinin gerektiğini izah etti. Aziz kasıtlı olarak işini öyle acı verecek şekilde yaptı ki zincirle bağlı olan şeytan hiç durmadan ondan merhamet diledi. Dunstan ise bundan böyle kapısının üstünde at nalı asılı olan hiçbir eve girmeyeceğine dair yemin edene kadar onu serbest bırakmayı reddetti.
Onuncu yüzyılda bu öykünün ortaya çıkmasından itibaren Hıristiyanlar at nalına, onu kapı üzerine ve daha sonra hem tılsım, hem de tokmak olarak iki işe yaradığı kapının ortasına asarak hürmet ettiler. Ayrıca bir zamanlar Hıristiyanlar Mayıs’ın 19’unu Aziz Dunstan’ın ziyafet günü olarak at nalı oyunlarıyla kutluyorlardı.
No comments:
Post a Comment